Müge Anlı Dolandırıldığına İnandıramadı: Bütün Mal Varlığını Medyuma Kaptıran Bayan Saç Baş Yoldurttu!
ATV ekranlarının sevilen gündüz jenerasyonu programı Müge Anlı ile Tatlı Sert’te yaşanan olaylar sık sık ülkenin gündemine geliyor. Anlı’da bu sefer akıllara sakinlik veren bir dolandırıcılık öyküsü vardı. Almanya’da yaşayan Gülseren Çınar’ın inanç üzerinden sömürülerek tüm mal varlığını kaptırması ve bunu kabul etmemesi izleyiciyi ekranlara kilitledi. Gelin Gülseren Çınar’ın kehanetler üzerine şurası dolandırıcılık öyküsüne birlikte bakalım…
Ağustos ayından beri annesinden haber alamayan ve annesinin bir medyum tarafından dolandırıldığını söyleyen Yasemin devayı Müge Anlı’ya başvurmakta buldu.
Nisan ayında başını dinlemek için Kuşadası’ndaki yazlığına gelen Gülseren Çınar, kendisinde büyü olduğunu düşünerek İzmir’deki bir medyumdan yardım istemişti.
İzmir’deki bayan medyum Çınar’ın üzerindeki büyünün güçlü bir etkisi olduğu argümanıyla onu Afyonkarahisar’da yaşayan Mehmet isimli medyuma yönlendirmiş ve sonrasında olaylar başlamıştı.
Sözde hocanın etkisi altında olan Gülseren Çınar, hocanın istekleri doğrultusunda konutunu, otomobilini ve altınlarını satıp akabinde Kuşadası’ndaki konutunu de boşaltarak ortadan kaybolmuştu.
Tüm bu yaşananların akabinde annesini bulmak için Müge Anlı’ya başvuran Yasemin Çınar, “Annem Almanya’daki hesabından 90 bin Euro çekmiş. Kuşadası’ndaki yazlığını diğerine devretmiş. İzmir Balçova ve Manavgat’taki yerleri da satmış.” diyerek üstüne bir de annesinin 20 milyonluk bir senet imzaladığını söyledi.
Akıllara sakinlik veren bu dolandırılma öyküsünün akabinde beklenen haber gelmiş ve Müge Anlı aylardır ortalıkta görünmeyen Gülseren Çınar’a ulaşmıştı.
Müge Anlı’nın rica minnet çağırması üzerine yayına gelip kızıyla kavuşan Gülseren Çınar, kızının ve eşinin anlattığı dolandırıcılık tezlerini yalanlayarak “Her şey benimdi. Sattım. Dolandırılmadım. Özgür iradem, istediğimi yaparım” deyince herkes şok oldu.
“İlk sefer birisine dolandırıldığını anlatmaya çalışıyorum” diyen Müge Anlı, Gülseren Çınar’ı ne kadar zorlasa da dolandırıldığını kabul ettiremedi.
Tüm bu yaşananların akabinde gerçek ismi Ali olan medyum yayına bağlanarak oradaki kimseyi tanımadığını söyleyip “Kahin değilim, müzik söyler fal bakarım” dedi.
Ardından Ali isimli şahıs tarafından dolandırıldığını sav eden pek çok kişi, yayına bağlanarak türlü türlü öykülerle paralarını kaybettiklerini anlattılar.
Medyum Ali ile ilgili gelen tüm argümanların akabinde Gülseren Çınar yeniden de dolandırıldığını kabul etmeyerek mallarını kendi isteğiyle verdiği konusunda diretmeye devam etti.
En son ismini vermek istemeyen biri Ali Bey’le ilgili Ankara’da bir adres verince, Medyum Ali adresin kızı ve gelinine ilişkin olduğunu ve bu durumun onların komplosu olduğunu söyleyerek tüm tezleri yeniden reddetti.
Gülseren Hanım’ın her şeye karşın Medyum Ali’yi muhafazası ise başlarda soru işareti bıraktı. Pekala siz bu mevzuda ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım…
