Scarface, Dune, The Wizard of Oz ve Dahası: Yıllar Sonra Yine Çekilen ve Eskisinden Daha Başarılı 15 Sinema

Yüzüklerin Efendisi serisinin direktörü Peter Jackson’ın yönettiği 2005 üretimi King Kong, 1933 imali King Kong’un yine çekilmiş versiyonu. Peter Jackson’ın devrin en yeterli direktörlerinden biri kabul edildiğini düşünürsek sinemanın eski üretimden daha başarılı olması pek de şaşırtan bir sonuç değil. Birkaç farklılık dışında senaryoya sadık kalan Jackson, teknoloji ve görsel efektler devreye girince ortaya epeyce güzel bir iş çıkarıyor. Tansiyon ve dram ögelerinin birlikte yer aldığı bu üretimin epey duygusal olduğunu da hatırlatmamızda yarar var.

Sinema tarihinin yaşayan en yeterli direktörlerinden biri kabul edilen Martin Scorsese’nin yönettiği Cape Fear, bir avukat ve tecavüzle suçlanan mahkûmun yıllar sonraki intikam planını bahis alıyor. Oyuncu takımında Robert De Niro ve Nick Nolte’nin yer aldığı imal, tıpkı isimli 1962 imali sinemanın tekrar çekilmiş versiyonu.

Gerilim çeşidinin öncü direktörlerinden Alfred Hitchcock’un tek remake sineması özelliği taşıyan, The Man Who Knew Too Much’ın başrolünde devrin ünlü yıldızları James Stewart ve Doris Day yer alıyor. İmal, 1934 imali sinemayla tıpkı ismi taşısa da senaryoda epeyce farklılıklara da yer verilmiş. Hitchcock, 1934 imali birinci sinemasını pek beğenmeyince iki yılın akabinde sineması birebir isimle tekrar çekmiş.

Müzik hayatında yükselişler ve düşüşler, aşk, sıhhat meseleleri ve daha fazlası… Başrollerini Bradley Cooper ve Lady Gaga’nın paylaştığı Oscar ödüllü A Star Is Born, 1937 imali tıpkı isimli sinemanın bir remake versiyonu olarak karşımıza çıkıyor. Tıpkı vakitte Bradley Cooper’ın direktörlüğünü yaptığı sinema, epeyce fazla romantik ögeler barındırıyor. Seyirciyi oldukça duygulandıran üretimin müzikal yanı da hayli baskın. Pek çok kere yine çekilmiş bu klasik sinemanın, yeni hâlini izlemenizi öneririz.

David Cronenberg tarafından yönetilen The Fly, 1958 imali birinci versiyonun yeni versiyonu. Jeff Goldblum ve Geena Davis’in başrollerinde yer aldığı sinema, epey yaratıcı bir senaryoya sahip. Laboratuvarında ışınlanma deneyleri yapan bir adamın kendi genleri ile bir sineğin genlerinin birleşmesi sonucu yaşananları anlatıyor. Adamın sineğe dönüşümü ise izleyicilerin merak hissini yüksekte tutuyor.

Brad Pitt, George Clooney, Julia Roberts, Matt Damon, Elliott Gould ve daha kacı… Varlıklı oyuncu takımıyla epeyce sevilen Ocean’s 11’ın 1960 üretiminin yine çekilmiş versiyonu olduğunu biliyor muydunuz? Steven Soderbergh’in direktörlük marifetleri ile âdeta apayrı bir hâl alan Ocean’s 11, Las Vegas’taki büyük bir kumarhane soygununu husus alıyor.

Amerika’nın en ünlü seri katillerinden biri olan Zodiac’ı husus alan sinemanın, her imaliyle muvaffakiyetini katlayan David Fincher tarafından direktörlüğü yapılıyor. Başrollerinde, Robert Downey Jr., Jake Gyllenhaal, Mark Ruffalo ve John Carroll Lynch’in yer aldığı gerçek öyküye dayanan bu sinema, aslında vizyona girdiği tarihten iki yıl evvel direktör Alexander Bulkley tarafından da çekilmişti. Lakin Fincher üretimi olan 2007 imali versiyonu, unutulmaz sinemalar ortasında yerini aldı. Hata ve ruhsal tansiyon tipindeki sinemaya husus Zodiac isimli katili tarih boyunca polislerin en çok aradığı katillerden biri olduğunu söylemeden geçmeyelim.

Başarılı bayan direktörlerden Greta Gerwig’in tam 25 yılın akabinde yine çektiği Little Women, güçlü bir oyuncu takımına sahip. Saoirse Ronan, Emma Watson, Laura Dern, Florence Pugh ve Timothee Chalamet’nin oyuncu takımında yer aldığı üretim; çekilen birinci sinemaya nazaran daha yüksek bir puanla muvaffakiyetini kanıtlıyor. Louisa May Alcott’ın ünlü kitabından uyarlanan üretim, babaları savaşa gittiği için anneleriyle yaşayan dört kız kardeşin kıssasına odaklanıyor.

James Bond’un mesleğinin birinci devirlerini bahis alan 2006 imali Casino Royale’in oyuncu takımında Daniel Craig, Mads Mikkelsen ve Eva Green yer alıyor. Casino Royale’in üç tekrar versiyonu olsa da 2006 üretimi yeni James Bond serisinin birinci sineması, daha ihtişamlı bir imal olarak karşımıza çıkıyor.

Geçtiğimiz yılın en çok ses getiren üretimlerinden biri olan Dune, pek çok farklı kategoride de Oscar’ın sahibi oldu. Birinci çekilen 1984 imali Dune’un direktör koltuğunda en başarılı direktörlerden biri olan David Lynch yer alsa da sinema, pek beğenilmemişti. Lakin bu durum, 2021 yılında çekilen yeni üretim için tıpkı olmadı. İnsanlığın hayli uzak bir geleceğini husus alan ve çok beğenilen bilim kurgu sinemasının devam sinemaları de seyirci tarafından merakla bekleniyor.

1947 üretimi bir İtalyan sinemasının tekrar çekimi olan Scent of a Woman, paraya gereksinimi olduğu için kör bir adama bakıcılık yapmayı kabul eden genç Charlie’yi husus alıyor. Eksiksiz bir halde canlandırdığı kör rolüyle Al Pacino’ya Oscar getiren sinema, sinema tarihine geçen unutulmaz tango sahnesiyle de kült sinemalar ortasındaki yerini yıllardır koruyor.

Sırada unutulmaz ‘Toto, sanırım artık Kansas’ta değiliz.’ repliğinin yer aldığı üretim var. Sinemada çığır açan 1939 imali The Wizard of Oz, vaktin ilerisinde bir imal olarak sinema tarihinde özel bir yere sahip. Hem masalsı hem macera ve fantastik cinslerini bünyesinde barındıran sinemanın başrolünde Judy Garland yer alıyor. Tenkide ve tahlile epey açık yapısıyla sinema, çok fazla gönderme ve temsili içeriyor. Hâl bu türlü olunca evvelki örneklerine nazaran daha başarılı oluyor.

John Carpenter’ın direktör koltuğunda yer aldığı 1982 üretimi The Thing, en uygun dehşet ve bilim kurgu sinemalarından biri. Uzay gemisinde yaşayan ve uzun vakit sonra uykusundan uyandırılan bir yaratığı husus alan sinema, 1952 imali The Thing From Another World sinemasının daha çok beğeni toplayan tekrar versiyonu.

Al Pacino ve Robert De Niro’yu bir ortaya getiren 1995 imali Heat, devrin en yeterli cürüm sinemalarından biri olarak görülüyor. 1989 imali L.A. Takedown isimli sinemanın tekrar çevrimi olan sinema; yalnızca eski üretimin önüne geçmekle kalmıyor, tıpkı vakitte sinema tarihine ismini yazdırıyor.

Brian De Palma’ın direktörlük başarısı, Al Pacino ve hoşlar hoşu Michelle Pfeiffer… 1932 üretimi tıpkı isimli sinemanın akabinde Scarface, tartışmasız en yeterli remake sinemalar ortasında birinci sırayı alıyor diyebiliriz. Mafya sinemalarının en başarılı örneklerinden biri olan üretim, Tony Montana’nın yükseliş ve düşüş kıssasını izleyicilere aktarıyor.