Adaya Gelecek İstekli Aranıyor! Yalnızca Tek Bir Ailenin Ömür Sürdüğü Palmerston Adası’nın Enteresan Öyküsü
Pasifik Okyanusu’nda bulunan Cook Adaları’nın bir modülü olan Palmerston Adası, hayli farklı bir tarihe sahip. Yüzyıllar evvel bir gemi marangozunun adaya ayak basması ile gelişen farklı kıssasını sizler için derledik… 👇
Pasifik Okyanusu’nda bulunan Cook Adaları’nın bir kesimi olan Palmerston Adası’na yıl içerisinde yalnızca iki defa erzak yardımı için gemi geliyor.
Gemi ile adaya ulaşmak ise tam olarak 9 gün sürüyor. Bu ada çağdaş vakit kaşiflerinden biri olan James Cook’un Cook Adaları’nı keşfetmesi ile ortaya çıktı. Palmerston Adası’nın tıpkı kendisi üzere Kuzey Adası, Lee To Us, Leicester, Primrose, Toms ve Cook isminde altı komşu adası var. Palmerston Adası’nı Cook Adaları hükümeti ve Yeni Zelanda birlikte yönetiyor.
Fakat bu adayı asıl enteresan kılan kısmı: Tarihi!
İngiliz gemi marangozu William Marsters, 19. yüzyılın ortalarında Polinezyalı eşi ile bu adaya geldi.
150 yıl önceye ilişkin tarihi kayıtlara nazaran, Marsters bu adanın ilk daimi yerlisi olarak biliniyor.
Marsters, birinci Polinezyalı eşinden ayrılarak Polinezyalı öbür bir bayanla ikinci evliliğini yaptı.
Bu iki evliliğinden toplamda 20 çocuğu bulunan Marsters, 1899 yılında hayatını kaybetti.
Ancak bugün bu adada hala yaşayanlar Marsters’ın soyundan gelenler; çocukları ve torunları. Lakin çocuklarının birkaçı Yeni Zelanda’ya da göçtü.
Adada yaşayan iki kişi haricinde herkes Marsters’ın soyundan geliyor! 1950-1970 yılları ortasında adanın nüfusu 300 bireye kadar artmıştı.
Ancak şu anda adada yaşayan yerli sayısı 62 şahıstan oluşuyor.
Ada nüfusunun üçte birini oluşturan çocuklar adada bulunan okula gidiyorlar.
Fakat maalesef ada hayatı göründüğü kadar cazibeli değil. Adada yaşayan çocukların birçok gelecekte büyük ülkelere göç etmenin hayalini kurarken, adada yaşayan öteki insanlar dışarıdan göçmen kabul etmeyi planladıklarını söylüyor!
Bu sayede dış dünya ile bağlantılarını koparmamaya çalışsalar da, adada yaşamak için istekli olan kimse yok.
Adada rastgele bir dükkan yahut market gibisi ticari maksat güden bir kurum bulunmuyor. Geçinmek için balıkçılık yapıyor ve hindistan cevizi yetiştiriyorlar.
Adada elektrik ve internet var lakin hudutlu. Günün sadece 6 saatinde elektrik ve internete erişimleri var.
Ayrıca adada sadece iki kişinin cep telefonu var. 😳 Yerliler vakitlerinin birçoklarını takı yaparak ve denize girerek geçiriyorlar. Adada para harcamaya ve yerlilerin birbirleri ortasında ticaret yapmasına ise müsaade yok!
“Peki kazandıkları para ile ne yapıyorlar?” diye sorduğunuzu duyar üzereyiz: Paralarını adaya gelen gemilerden erzak almak için kullanıyorlar.
Adada hastane üzere hizmet veren bir kurum bulunmadığı için rastgele bir sıhhat sorununu çözmek aralıklar yüzünden aylarca sürebiliyor.
Siz bu adadaki hayat ve tarihi hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlara buyurun…
