Çocuklarınıza örnek olarak gösterebileceğiniz Türkler serisinde her gün bir biyografi ile karşınızda olacağız. Bu biyografilerde nispeten daha az bilinen lakin milletlerarası üne sahip şahısları içeriğimize bahis etmeyi planlıyoruz. Bu bahiste sizlerin de teklifleri olursa bekleriz. İçeriğimizin bugünkü dünyaca ünlü konuğu ise: Sevinç Tevs
1928’de Arnavutluk, Tiran’da doğan Tevs tam manasıyla sanatçı bir ailede dünyaya gelir. Annesi ud, dedesi keman, anneannesi piyano çalan sanatkarın dayısı kıymetli bestekar Cevdet Çağla’dır. Tevs’in babası ise Tiran büyükelçiliğinde başkatip olarak vazife yapar.
Sevinç Tevs ablası Sevim ile birlikte daha çok küçük yaşlarda sahneyle tanışır. İki küçük yetenek Muhiddin Sadak idaresinde Balıkçılar operetinde birinci defa sahneye çıkar. 1938’de babalarını kaybetmelerinin akabinde ise Ankara Devlet Konservatuvarı’na yazılırlar.
Konservatuvarda okurken Ankara Radyosunda program yapan ikilinin şöhretleri git gide artar ve gerek Ankara gerekse İstanbul’da konserler verirler. İkinci Dünya Savaşı’ndan çabucak sonra ise Sevinç Tevs Yunanistan’a sarfiyat.
Türkiye’den Yunanistan’a giden birinci yabancı sanatçı olan Tevs 1949’a kadar burada sahneye çıkmaya devam eder. Yurda dönen ve İlham Gencer ile program yapan sanatçı İngiltere, Yunanistan, Fransa, Mısır ve Amerika’yı kapsayan uzun bir programa çıkar.
Şarkılarını İngilizce, Fransızca ve hatta Arapça söyleyen Tevs, 50’li yılların başında Türk Cazı programında Karacaoğlan’ın kelamları olan “Güzel ne hoş olmuşsun” isimli melodiyi Türkçe yorumlayarak birinci kez Türkçe caz söyler. 1952 yılında kardeşi sahneyi bırakınca yoluna tek başına devam eder.
Tevs’in hayatındaki bir dönüm noktası da New York Caz Şenliği’nde elde ettiği birincilik olur. Arif Mardin’in “For You” isimli yapıtıyla Tevs, hayranı olduğu ve karşısında yarıştığı Sarah Vaughan’ı geçerek birinci olur.
BBC de dahil olmak üzere hayatı boyunca neredeyse dünyanın her yerinde konser veren “Cazın Divası” Sevinç Tevs, hayatının son yıllarında bir Caz kulübü işletir ve buranın kapanmasıyla sahneyi bırakır. 1976 yılında ise yakalandığı kanser sebebiyle hayata veda eden Tevs, ardında olağanüstü bir caz mirası bırakır.
Ne memnun topraklarımıza ki bize ki bu türlü bir müzik pahasına sahip olmuşuz! Yarın görüşmek üzere dostlar!
Tevs’i bu hoş müzikle tekrar hatırlayalım:
