En çok tercih edilen yatırım enstrümanlarından olan devlet tahvilleri ve hazine bonoları sıklıkla birbirleriyle karıştırılır. Yatırımlarını kıymetlendirmek isteyenler için farklı avantajlar sunan bu iki tanınan enstrümanı gelin yakından tanıyalım!
Detaylar içeriğimizin devamında…
Tahvil ve bono en sağlam yatırım araçlarındandır.
Güvenli ve risksiz yatırım araçlarından olan tahvil ve bono, sıklıkla birbirleriyle karıştırılan enstrümanlardır. Hazine Müsteşarlığı tarafından ihraç edilen ve Merkez Bankası tarafından satılan bu enstrümanlar, devlet iç borçlanma senetleri olarak da bilinir. Devlet bu borçlanma senetlerini kullanarak çeşitli projeler için fon elde etmeyi ve bütçe açıklarını kapatmayı maksatlar.
Bono ve tahvil yatırımlarında faiz ödemesi kelam mevzusudur.
Bono ve tahvil yatırımının temel prensibi, belli vade bekleyerek faiz geliri elde etmeye dayanır. Devletten tahvil ve bono alan yatırımcılar, bir nevi devlete borç para verir ve belirlenen devir sonunda anaparayı işleyen faizi ile birlikte devletten geri alır.
Tahvil ve bono ortasındaki en besbelli fark vade mühletinin uzunluğudur.
T.C. hazinesinin borçlanma araçları olan tahvil ve bononun temel farkı vade süreleridir. Hakikaten, hazine bonoları en fazla 1 yıl vadeli eserlere karşılık gelirken, devlet tahvilleri 1 yıldan daha uzun müddetli yatırım araçları olarak geçer. Her iki yatırım aracında da vade sonuna kadar bekleyen şahıslar anaparayı faiz getirisi ile birlikte geri alabilir.
Tahvil ve bonoda rastgele bir biçimde ziyana uğrama riski bulunmaz.
Hazine Bonosu ve Devlet Tahvili yatırımlarında geri ödemenin devlet tarafından yapılma garantisi vardır. Bir başka deyişle, bu yatırım araçlarında ziyan etme riski kelam konusu değildir. Ayrıyeten yatırımcı vade başından itibaren tam olarak ne kadar getiri elde edeceği konusunda da bilgi sahibidir.
Tahvil ve bono istenen her an ikinci el piyasada süreç görebilir.
Tahvil ve bono yatırımlarında vade sonuna kadar beklemek istemeyenler için ikinci el piyasalarda satış imkanı da vardır. Münasebetiyle, yatırımcılar istedikleri her an geçerli faiz oranları üzerinden tahvil/bono ve nakit dönüşümü gerçekleştirebilir. Lakin bu durumda fiyatlar mevcut şartlara nazaran belirlendiğinden beklenenden düşük yahut yüksek olabilir.
Tahvil ve bono yüksek likidite avantajı sunar.
Tahvil ve bononun bir öteki avantajı yüksek likidite, yani süratli ve kolay nakit paraya dönüştürülme özelliğidir. Yatırımcılar bu çeşit araçların alım satımını bankalara yahut aracı kurumlara başvurarak süratli halde gerçekleştirebilir. Nakde kolay dönüşüm özelliği elde edilen karın anında kullanım avantajını da beraberinde getirir.
Piyasa faizleri düşerken bono ve tahvil faizleri yükselir.
Fiyatlar ise bankaların iştirak sağladığı tahvil ve bono ihaleleri sonucu belirlenir. Her biri devlet iç borçlanma senedi olarak geçen bu eserlerin faizleri de ihale sırasında kararlaştırılır. Genel olarak tahvil ve bono faizleri ile piyasa faizleri ortasında karşıt orantı bulunur. Hasebiyle faiz oranlarının düşük olduğu piyasa şartlarında bono ve tahvil yatırımı yapmak ziyadesiyle avantajlıdır.
Mobil bankacılık süreçleri ile bono ve tahvil alım satımı yapılabilir.
Özetlemek gerekirse; tahvil ve bono yatırımları muhakkak bir vade ve faiz mantığına dayandığından, ödemeler ise devlet tarafından garanti altına alındığından risksiz yatırım seven şahıslar için en uygun enstrümanlardandır. Bankaların taşınabilir uygulamaları üzerinden süratli alım satıma uygun olan bu araçları, birikimlerinizi pahalandırmak için dilediğiniz an tercih edebilirsiniz.
